İyi
ki ayyaş ve çapulcuyum da Mehdi olmamışım yahu! Vay arkadaş, ne kadar zor bir
işmiş öyle? Yok, Urla’da “bide”li-bidesiz klozet tartışmasına gireceksin. Yok,
Bodrum’da havuza girildiğinde ikinci kattan görülmeyecek kıç için önlem
alacaksın. Yok, Kur’an okutup ağlayacaksın. Yok, İstanbul’un 7 tepesinde kaç metre
kare çevirirsek klozetli villa dikebilirizin hesabını yapacaksın. Yok, Meclis’ten
kaç saatte yasa geçiririm de mahdumlarımı ve tabii ki kendimi yedirmemiş
oluruma kafa çatlatacaksın. Yok, dış mihraklarla cihat edeceksin. Yok, faiz
lobisine ekonomi öğreteceksin. Yok, Esad’ı doğduğuna pişman edeceksin. Yok,
paralel krizinin teğet geçmesi için dua isteyeceksin. Yok, paralelin ne kadar
din düşmanı sapık olduğunu anlatmak için hangi cümleye inşallah ile başlayıp
hamdolsun ile bitmesi gerektiğini düşüneceksin. Yok, “milletin anasını mikmek”
için milyon milyon dolara nasıl çökebilirimin emrini vereceksin. Yok, teve
kanallarını seyredip altyazılarını düzelteceksin. Yok, anket sonuçlarının
sağlıklı çıkması için hangi kovadan alıp hangi kovaya boca edileceğine kafa
yoracaksın. Yok, bu kadar işin arasında İ.Melih’in kazanması için her mahalleye
uçan daire, her vatandaşa sıkışınca açılmayan şemsiye projelerini
onaylayacaksın. Yok, vatandaşa 3 elif miktarınca “ulan” çekmesini tecvid
kurallarına uygun söyleyeceksin. Yok, mes’ele deyince “ayn” harfinin hakkını
vereceksin.
Daha
onlarca şey sayılabilir, ama Mehdi gibi çalışkan ve Allah’ın özel görev verdiği
biri olmayıp ehl-i keyf, ehl-i kızlı erkekli olduğum için yoruldum hemencecik.
Bir de yani Mehdi miyim ki dünyaya nizamı ben getireyim? Dünya dediğin şeyi şey
edilesice bir şey zaten.
Netice
itibariyle Rabb’ül Alemin’e, toplandığında Nuh gemisi kadar olabilecek
gemicikler ve onların üzerinde ticaret yapageldiği okyanuslar kadar, yüzde elli
olan milletimin imanı kadar, milyar dolarlar kadar hamdolsun ki Mehdi
değilim!..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder